Hepatit B'den D'ye Hep Güncel - page 297

285
renfeksiyon gelişen hastaların yaklaşık %90’ı kronikleşir. Kronik hepatit D (KHD)
kronik hepatit B’den daha progresif bir hastalıktır. KHD kliniği her hastada farklı-
lık gösterir. Hafif progresif bir hastalıktan, ciddi progresif hastalığa uzanan; kro-
nik karaciğer hastalığı zemininde akut KC yetmezliği geliştirerek haftalar veya
aylar içinde ölüme götüren çeşitli klinik tipleri vardır. Hastaların %10-15’inde 2
yıl içinde, %70’inde 5-10 yıl içinde siroza gidiş bildirilmiştir (13). HBV ve HDV’nin
aktif viral replikasyonu kötü prognoz ile ilişkilendirilmiştir (15). HBV ile monoen-
fekte hastalarla karşılaştırıldığında siroz geliştirme riski 3 kat artmıştır (16).
Hastaların yaklaşık yarısında HDV süperenfeksiyonu akut hepatit kliniği
gibi bulgu verir. Klinik prezentasyon çok değişkendir; kronik hepatit D semp-
tomsuz tesadüfen saptanabilir veya halsizlik, yorgunluk, anoreksi gibi bul-
gular eşlik edebilir. Siroz geliştikten sonra hastalık stabil kalabilir veya siroz
komplikasyonları gelişebilir, karaciğer yetmezliği oluşabilir. KHD hastalarının
büyük çoğunluğunda ALT, AST düzeyleri yüksek olabilir, splenomegali görü-
lebilir (5). KHD hastalarında yüksek viremi görülebilir (17). Viral yükün hastalık
ciddiyeti ile ilgili olduğu sanılmamaktadır (18). Bununla birlikte, HDAg’ye karşı
yüksek miktarda IgG ve IgM antikoru, anti-HBe ve düşük miktarda HBV rep-
likasyon belirteçleri ile birliktelik gösterebilir. Tanısal değerinin yanı sıra anti-
HDV-IgM hastalık aktivitesi ile de ilişkilidir (19). Spontan veya IFN tedavisi ile
iyileşme için tehdit oluşturabilir (20).
Kronik hepatit D çeşitli otoimmün bulgularla ilişkili olabilir. Örneğin nükle-
er lamin C, timik hücreler, sıçan ön midesinin basal hücre tabakasına karşı
heteroantikorlar gibi otoantikorlar bulunabilir. Kronik hepatit D hastalarının
yaklaşık %15’i karaciğer ve böbreğin mikrozomal membranlarına karşı antikor
geliştirir (LKM3). LKM3, UDP glukroniltransferaz (UGT-1) ile haberleşen 55-kd
mikrozomal band ile etkileşir. LKM3’ün UGT-1 üzerinde herhangi bir biyolojik
etkisinin olup olmadığı bilinmemektedir (21). Tam doz IFN tedavisi alan, ciddi
hepatit geliştiren dört HDV hastasının birinde anti-LKM3’e rastlanılmaktadır.
Günümüzde otoantikorların antiviral tedavi izlemi ve HDV prognozundaki
yeri sınırlıdır (22).
Kronik Hepatit D’nin HCC Gelişimi ve Hepatik
Dekompansasyon Üzerindeki Etkisi
Erken veriler, kronik hepatit D hastalarında yaşam beklentisi azaldığı için HCC
gelişiminin nadir olduğunu göstermektedir (23). Fattovich ve arkadaşlarının
HDV Enfeksiyonu: Klinik
1...,287,288,289,290,291,292,293,294,295,296 298,299,300,301,302,303,304,305,306,307,...328