 
          49
        
        
          bu grupta özellikle ALT seviyesi normalin üst sınırının iki katından fazla olan,
        
        
          HBV DNA düzeyi 2000 IU/ml ve üzerindeki olgularda tedavi önermektedir.
        
        
          
            Özel Durumlar
          
        
        
          
            HBeAg negatif, sürekli ALT’si normal
          
        
        
          
            ve HBV DNA 2000-20000 IU/ml
          
        
        
          
            arasında olan
          
        
        
          
            hastalar:
          
        
        
          Karaciğer hastalığı belirtisi yoksa hemen biyopsi
        
        
          ve tedavi gerekmez. En az 3 yıl boyunca her 3 ayda bir ALT ve 6-12 ayda bir
        
        
          HBV DNA izlemi gerekir. Üç yıl sonraysa, kronik HBV taşıyıcıları gibi yaşam
        
        
          boyu izlenmelidirler.
        
        
          
            ALT’si çok yüksek olan olgular:
          
        
        
          Bu olgularda, ALT düzeyi spontan olarak
        
        
          normale düşse bile inaktif faza dönme şansı yoktur. Aktif hastalık epizodları
        
        
          tekrarlayarak devam eder ve fibrozis daha da kötüleşir. Bu hastalar mutlaka
        
        
          tedavi edilmelidir.
        
        
          
            ALT yüksek, HBV DNA düzeyi <2000 IU/ml olanlar:
          
        
        
          Bunlarda yüksek ALT
        
        
          nedeni için diğer karaciğer hastalıkları (HCV, HDV koenfeksiyonu, metabolik
        
        
          sendrom veya aşırı alkol kullanımı gibi) araştırılmak zorundadır. KC biyopsisi
        
        
          özellikle bu durumda yardımcıdır (1).
        
        
          
            HBsAg’nin Negatifleşmesi Durumu
          
        
        
          HBsAg kaybolduktan sonra düşük düzey HBV replikasyonu karaciğerde
        
        
          devam edebilir (24). Okült HBV enfeksiyonunun (HBV DNA serumda sap-
        
        
          tanamaz ama karaciğerde DNA<200 IU/ml saptanabilir) klinikle ilişkisi çok
        
        
          iyi bilinmemektedir. Siroz başlangıcı öncesi HBsAg kaybının olması siroz,
        
        
          dekompansasyon ve HSK gelişme riskinde azalma ile birliktedir (27). Ancak
        
        
          HBsAg kaybı öncesi siroz gelişmişse, hastalar HSK için hâlâ risktedir. İmmün
        
        
          supresyon bu hastalarda HBV reaktivasyonuna neden olabilir (28). Bu ne-
        
        
          denle izleme devam edilmelidir.
        
        
          Sonuç olarak kronik hepatit B hastalarının çoğu inaktif veya immün toleran
        
        
          dönemdedir. Bu olgularda komplikasyon riski çok düşüktür ve genellikle tedavi
        
        
          gerekmez. Sadece sürekli aktif hastalığı veya yüksek viral yükü olanlar tedavi
        
        
          edilmelidir. Klinik ve biyokimyasal test sonuçları, hastaların uygun biçimde sınıf-
        
        
          landırılması ve uygun tedavi kararı için gerekli ve yeterlidir. Ancak bazı spesifik
        
        
          durumlarda tedavi endikasyonunun konması için fibrozis ve aktivite derecesi-
        
        
          nin değerlendirilmesi gerekir. Karaciğer biyopsisi bu noktada altın standarttır.
        
        
          Biyopsi uygun değilse veya hasta kabul etmezse karar invazif olmayan yön-
        
        
          Kronik Hepatit B Enfeksiyonunun Doğal Seyri ve Özel Durumlar